Toplumsal

Literatüre yeni eklenen Doom Spending nedir?

Paylaş
Doom Spending
Paylaş

Doom Spending, namı diğer Kıyamet Harcaması gün geçtikçe toplum arasında popülerleşen ve göz ardı edilen bir husus. İşte Doom Spending nedir konusu hakkında tüm bildiklerimiz…


Doom Spending adını pek fazla duyurmamış olsa da, toplumun en derinine yayılmaya gün geçtikçe devam ediyor. Peki, Doom Spending sendromu nedir? İşte Doom Spending anlamı ve bu sendromun sebepleri hakkında detaylar…

DOOM SPENDİNG NEDİR?

Doom Spending, Türkçe çevirisi ile Kıyamet Harcaması, insanların geleceğe dair yatırımlar yerine yaptığı aşırı maddi harcama sendromuna verilen isimdir. Gün geçtikçe artan enflasyon ve zamlar ile, toplumun geleceğe olan inançsızlığı gün yüzüne çıkıyor. İnsanlar böyle dönemlerde, geleceğe dair umutları yok olduğundan yalnızca anı yaşamaya odaklanıyor. Hal böyleyken, hiçbir yatırım amacı gütmeden anı yaşamak uğruna harcanan maddi varlıklar çoğalıyor.

Doom Spending

DOOM SPENDİNG SENDROMUNUN SEBEPLERİ NELER?

Halk arasında ‘yarınlar yokmuşçasına’ yapılan alışveriş bağımlılığı aslında gelişen olumsuz olaylar sonucunda yaşanan bir sendrom olarak görülüyor. Psikolojik analiz yapıldığında ekonomik belirsizlikler ve çöküşlerin yaşandığı toplum ve dönemlerde, insanların geleceğe dair umutlarının yok oluşuyla birlikte anlık mutluluk ve haz peşinde koştuğu görülüyor.

İşte Doom Spending sendromu da aslında insanların bu belirsizliğe karşı gerçekleştirdiği psikolojik bir tepki olarak görülüyor. Tasarruf yapmanın ve birikimin anlamsız gelmesiyle birlikte, insanlar hayatlarında anlık haz aldığı alışverişe daha çok yer veriyor. Bu psikolojik tepkinin ana sebepleri şu şekilde sayılabilir; ekonomik düzensizlik, stres sebebiyle harcama arzusu, sosyal medya ile kişisel hayat kıyaslamaları yaparak kendini yetersiz görme.

Doom Spending

STRES SONUCU ANLIK HAZ ARAYIŞLARI

Alışveriş artık teknoloji sayesinde birkaç hamle ile gerçekleşebiliyor, bu sebeple günümüzde gerçekleştirilen sanal alışveriş de toplumda yaygın bir hal almış durumda.

Hayatı kolaylaştıran bu alışveriş yöntemi, insanların ruh hali ile de bağlantılı ilerliyor. Alışveriş bağımlılığının sonu gelmediği gibi; çaresizlik, stres, hayal kırıklığı ve mutsuzluk gibi etkenlerin, insanları bahsi geçen Doom Spending sendromu haline sürüklediği görülüyor.

Olumsuzluklara karşı gelişen ruh haliyle bir şeyi kontrol altına alma hissi ve anlık haz alma hissine ihtiyaç duyulduğu düşünülüyor. Fakat kısa vadeli bir rahatlama ve mutluluk yaşatan gereksiz alışverişler ne yazık ki insanları uzun vadede daha fazla strese sokuyor. Gerçekleştirilen alışveriş bağımlılığının haz alma aşamasından sonra bir kısır döngüye girmesiyle uzun süreçte maddi/finansal eksiklik yaşamasına da yol açıyor.

Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal konu ile ilgili şu şekilde yorum yapıyor:

“Aşırı harcama, bireyin finansal durumunu daha da kötüleştirir, bu da stres ve kaygıyı artırır. Kontrolden çıkan birçok insan davranışı gibi bu durum da ruhsal çöküntüyü kaçınılmaz olarak tetikleyecektir. İyi hissetmek veya ‘daha az kötü hissetmek’ üzere yapılan bu harcamalar gelecekte daha büyük finansal sorunlara yol açabilir. Bireysel sıkıntılarla veya gelecek kaygısıyla baş etmekte zorlanan bireylerin ruh sağlığı profesyonellerinden destek alması en uygun adım olacaktır. Ayrıca konuyla ilişkili bir hatırlatma olarak yaklaşan Kasım indirimlerine karşı bilinçli hareket etmekte fayda var.”

Sedef Koç Bal

ALIŞVERİŞ BAĞIMLILIĞININ ÖNÜNE NASIL GEÇİLİR?

Doom Spending adı verilen ve anı yaşama amacı taşıyan bu alışveriş bağımlılığını yenmenin yolları vardır. Finansal olarak elde edilen bütçeyi kaliteli bir şekilde harcama ve gelir-gider dengesi kurabilmek için düzenli bir şekilde bütçe ayarlaması yapmak, bu durumun önüne geçebilecek en sağlıklı yollardan biridir. Bir diğer ve en önemli yöntemlerden birisi de, insanın yaptığı eylem hakkında farkındalık kazanması ve eylem sonucunu düşünerek hareket etmesidir.

Örneğin stresli olunan dönemlerin farkına varan bir birey, ekstra harcama yapmak yerine problemin ana sebebi hakkında bir çözüm arayışına çıkabilir. Yaşanan stresi (yani ana sebebi) yok etmek için bir diğer çözüm ise bir aktivite ile vakit harcamaktır; spor yapmak, yürüyüşe çıkmak veya farklı herhangi bir hobi bu yönteme örnek olarak verilebilir.

BİR TÜKETİCİ OLARAK NASIL DAVRANILMALI?

Tüketim ve alışveriş bağımlılığının son bulması gerektiği bu dönemde, indirimler ve stratejik şekilde tasarlanmış satış platformları insanları manipüle etmeye devam ediyor.

Kapitalist düzende bir tüketici olarak dikkat edilmesi gereken maddeleri ve sağlıklı alışverişin nasıl yapılacağını öğrenmek için bir diğer yazımı inceleyebilirsiniz:

Paylaş
Yazar:
Şule Yılmaz -

"Doğru veya yanlış fikir yoktur, yalnızca fikrin bakış açısından bakamamışsınızdır."Küçüklüğünden beri kitaplarla iç içe olmasının üzerine Edebiyat bölümünü bitirdi. İngiliz Dili ve Edebiyatı'yla bol kaynak ve bilgi birikimi edindi, sonrasında Felsefe bölümüne başlama kararı aldı.

Yorum yaz

Bir yanıt yazın

İlgili içerikler
Toplumsal

Sevgili bulmak neden bu kadar zor?

Dünyanın her yerinde, insanlar sevgili bulmakta zorlanıyor. Birbirinden çok farklı İran, Meksika,...

Toplumsal

Sevgililer Günü: Aşkın tarihsel gölgesinde bir pazarlama oyunu

Her yıl 14 Şubat’ta kutlanan Sevgililer Günü, tarih boyunca farklı anlamlar kazandı...

Toplumsal

‘Ugly Fashion’ namıdiğer ‘Çirkin Moda’ nedir?

Neslin dönemsel fikirleri sosyal ve toplumsal düzenin önüne geçemiyor, onu her seferinde...

Görsel: DALL-E
Toplumsal

Gücü yeten yetene: ChatGPT ile iletişim örneği

ChatGPT şüphesiz herkesin hayatını kolaylaştırıyor. Tarih boyunca güç sahibinin insanları ezdiği bu...