Uluslararası şampiyonalarda Türkiye’yi gururla temsil eden, doğuştan görme engelli milli halterci Meltem Tırıklı, omuzladığı her ağırlıkta hem kendisini özgürleştiriyor hem de ilham verdiği insanları…
“Halter bana özgürlük ve özgüven kazandırdı. Kendimi zinde ve güçlü hissediyorum.” diyerek hayata dair motivasyonunu dile getiriyor.
GAZİANTEP’TEN ŞAMPİYONLUKLARA UZANAN YOL
Gaziantep’te yüzde 90 görme engelli olarak doğan Meltem Tırıklı, spor yolculuğuna lise yıllarında abisinin teşvikiyle başladı. Halterle tanışması, onu hem fiziksel hem de ruhsal anlamda yeni bir boyuta taşıdı. Katıldığı ilk müsabakalardan itibaren başarılar elde eden Tırıklı, bu süreçte Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Antrenörlük Bölümü’nü de bitirdi.
DÜNYA ŞAMPİYONASINDA ALTIN MADALYA
Meltem Tırıklı, spor kariyerinde düzenli antrenmanlar ve disiplin sayesinde zirveye ulaştı. 2007’de Brezilya’daki Dünya Oyunları’nda dünya ikincisi olan Tırıklı, 2009’da Amerika’da düzenlenen Görme Engelliler Dünya Şampiyonası’nda altın madalya kazandı. 2024 yılında Kazakistan’daki şampiyonada ise üçüncülük ve “bench press” dalında dünya ikinciliği elde etti.
HALTERİN KAZANDIRDIKLARI: ÖZGÜRLÜK VE ÖZGÜVEN
“Halter benim için ikinci bir şans, yeni bir hayata doğmak demek.” diyen Meltem Tırıklı, sporun ona hem fiziksel hem de ruhsal olarak büyük katkılar sunduğunu ifade ediyor. Her gün 2-2,5 saatlik antrenmanlar yapan Tırıklı, bu süreci disiplinle yöneterek kendini sürekli geliştiriyor. Ailesinin başlangıçta çekinceli olduğu bu sporda elde ettiği başarılar, zamanla tam destekle taçlandı.
7 – 14 OCAK TARİHLERİ BEYAZ BASTON GÖRME ENGELLİLER HAFTASI
Görme engelli bireylerin “gözü” olan beyaz bastonun tarihi, 102 yıl öncesine dayanıyor. 1931 yılında Fransa’da düzenlenen kampanyayla evrensel bir sembole dönüşen beyaz baston, görme engellilerin bağımsız hareket etmelerini sağlıyor. Türkiye’de ise her yıl 7-14 Ocak tarihleri “Beyaz Baston Görme Engelliler Haftası” olarak kutlanıyor.
SESSİZCE KOLUMA GİRMEYİN
Görme engelli bireylere yardım ederken daha bilinçli olunması gerektiğini belirten Tırıklı, şu sözleriyle topluma çağrı yapıyor:
Sessizce koluma girmek yerine, yardım isteyip istemediğimi sormak benim için çok daha iyi.
Yollardaki sarı çizgilere park eden scooter ya da eşyaların engellilere ciddi zorluk çıkardığını ekliyor.
Görme engelli bir birey olarak teknolojiden en iyi şekilde faydalandığını belirten Tırıklı, özellikle “Be My Eyes” gibi uygulamaların hayatını kolaylaştırdığını dile getiriyor. Alışveriş sırasında ya da giyim tercihlerinde destek aldığı bu uygulamalar, onun bağımsız bir yaşam sürmüş olmasını sağlıyor.
Yazıyı okurken hem öğrendim hem de keyif aldım, harika bir yazı olmuş.