Bir Kadın Olarak Yaşamak
Kadına şiddetin gittikçe arttığı ve artmaya da devam ettiği bir dönemde yaşıyoruz. Her geçen gün yeni bir kadın cinayeti haberi, yeni bir taciz veya tecavüz haberine tanık oluyoruz. Bazılarımız, birebir bu haberleri yaşayan oluyor, geriye kalanlarımız ise psikolojik şiddete ve baskıya maruz kalıyoruz. Ya öldürülüyoruz ya da yakınlarımız tarafından fiziksel şiddete uğruyoruz. Bu ikisi olmasa bile toplumda normalleşmiş, psikolojik şiddet sayılabilecek davranışlarla karşılaşıyoruz. Kısaca söylemek gerekirse kadın olmanın zorlaştığı ve değersizleştiği bir dünyada yaşam mücadelesi veriyoruz.
Her gün evimizde çıktığımız andan itibaren öldürülme tehlikesi ile baş başa kalıyoruz. Her an her saniye başımıza ne geleceğini bilmiyoruz çünkü. İş görüşmesine diye gittiğimizde kaçırılıp fuhuşa zorlanabiliriz veya akşam evimize ulaşmak için bindiğimiz otobüste tecavüze uğrayabilir, sonra da canımızdan olabiliriz. Belki de en güvendiğimiz yakınlarımız tarafından öldürülene kadar dövülüp, şiddet görebiliriz. Fiziksel herhangi bir durumla karşılaşmasak bile her gün binlerce psikolojik baskıyla başa çıkmak zorunda kalabiliriz. Kadın olarak araba kullandığımız için birçok aşağılamayla, küfürle karşılaşabilir veya yine trafikte tacize uğrayabiliriz. Mini etek veya açık giyindiğimizde pis bakışlarla uğraşabilir, hatta sözlü tacize edilebiliriz. Öyle ki, tecavüze davetiye çıkardığımız sözlerini bile duyabiliriz.
Türkiye’de kadın olarak bu ve bunun gibi birçok şiddetle mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Sadece bu şiddet yüzünden istediğimiz saatte, istediğimiz kıyafetlerle dışarıya çıkamıyoruz. Her gün akşam evimize dönerken telefonla konuşuyoruz, sırf kendimizi daha güvende hissetmek için. Tek başımıza karanlık bir sokaktan geçmeye çekiniyoruz başımıza bir şey gelir diye. Evimize girmeden önce etrafı kontrol ediyoruz takip edilmediğimizden emin olmak için. Çünkü bilmiyoruz, evimize birinin girip bizi öldürmeyeceğini veya sokakta tecavüze uğramayacağımızı. Sokakta yanımızdan geçen herkese şüpheyle yaklaşıyoruz artık. Herkes potansiyel tacizci, tecavüzcü veya katil.
Sadece sokakta değil, evlerimizde de güvende değiliz. Birlikte yaşadığımız insanlara; ailemize, eşimize ve çocuklarımıza da güvenemiyoruz. Emin değiliz çünkü ailemizdeki bir bireyin bize tecavüz edip etmeyeceğinden veya sinir krizi, kıskançlık başlığı altında öldürülmeyeceğimizden. Bunlar olmasa bile herhangi bir şiddete uğramayacağımızı da bilmiyoruz. Yemek yapamadığımız için her an işkence görebilir veya çok soru sorduğum için dövülebilirim.
Bunların hiçbirine sesimi çıkartamam çünkü korkuyorum. Herhangi bir gelirim olmadığı için kendime bakamayacağımı düşündüğüm için veya gelirim olsa bile sonucunda öldürüleceğimi bildiğim için yapamıyorum. Sesimi çıkartırsam ailem ve toplum tarafından ayıplanacağımı bildiğimden hiçbir şey yapamıyorum. Çünkü ben kadın olarak, ev işleri yapmalıyım, eşime ve çocuğuma bakmalıyım. Sabahtan akşama kadar işte olsam bile bunları yapmak benim görevim. Toplum bana bu güne kadar böyle öğrettiği için sesimi çıkartamam.
Sokakta yaşadıklarıma da ses çıkartamıyorum çünkü biliyorum ki, çıkartırsam çok fazla ciddiye alınmayacağım. Toplum bana değer vermiyor, sesimi ulaştırmaya çalıştığım yerler beni önemsemiyor. Sesimi çıkardığımda hep ben suçlu bulunuyorum; o saatte ne işi varmış sokakta, neden öyle giyinmiş, ne işi varmış bir başka erkeğin evinde gibi cümleleri duyuyorum. Öldürüldüğüm için, tecavüze uğradığım için ben suçlu oluyorum. Arkadaşlarımla biraz eğlenip, akşam eve dönerken korktuğum için ben suçlu bulunuyorum. Her şeyin sebebi ben isem ne yapabilirim ki?
Tüm bu yaşanan şiddetin sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada artışta olduğunu biliyorum. Dünyanın her yerinde kadınlar, sokakta tek başına yürümekten çekiniyor, yakınlarından şiddete uğramaktan korkuyor ve her biri öldürülme tehlikesiyle yaşıyor. Kısacası kadınlar olarak tüm dünyada yaşamak zor bir hale geldi. Ancak verilerin bu konuda en başta olduğunu belirttiği ülkemizde kadın olmak, çok daha zor. Diğer ülkelerde birçok destekler yapılırken kadınlara, bizim ülkemizde yapılan desteklerin yeterli olmaması daha da zorlaştırıyor bu durumu. Hiçbir kadın kendini güvende hissetmiyor artık. Çünkü kimse güvende olmadığını biliyor.
Bu konuyla alakalı başka bir makalemizi okumak için tıklayabilirsiniz.
Bu konuyla alakalı diğer bir makalemizi okumak için tıklayabilirsiniz.
Etiketler: kadın, kadın hakları kadın cinayeti
- ab kadın hakları
- cnn türk kadın hakları
- Gündem
- kadın
- kadın hakları afiş
- kadın hakları aktivistleri
- kadın hakları anayasa
- kadın hakları atatürk
- kadın hakları atatürk sözleri
- kadın hakları avukat
- kadın hakları avukatı
- kadın hakları ayetleri
- kadın hakları bağış
- kadın hakları bakanı
- kadın hakları barosu
- kadın hakları belgesel
- kadın hakları bildirgesi
- kadın hakları bildirgesi nedir
- kadın hakları boşanmada
- kadın hakları broşür
- kadın hakları canan
- kadın hakları caps
- kadın hakları challenge
- kadın hakları com
- kadın hakları cübbeli
- kadın hakları cumhuriyet dönemi
- kadın hakları derneği
- kadın hakları dernekleri
- kadın hakları ile ilgili sözler
- kadın hakları konusundaki gelişmeler nelerdir
- kadın hakları ne zaman verildi
- kadın hakları nelerdir
- kadın hakları savunucusu
- kadın hakları savunucusu avukat
- kadın haklarını koruma derneği
- kadın haklarının cumhuriyet öncesi tarihsel gelişim süreci ne şekilde gerçekleşmiştir
- kadın haklarının gerekçelendirilmesi
- Makaleler
- Manşet
- tc kadın hakları
- tc kadın hakları nelerdir
Yorum yaz