TÜRK SİNEMA TARİHİ
Osmanlı İmparatorluğunda ise ilk film gösterimi Yıldız Sarayı’nda 1896’da gerçekleştirilmiştir. İlk Türk filmi Fuat Uzkınay Ayastefanos Rus Abidesi filmidir. Fuat Uzkınay yapımcı olarak Ahmet Fehim Efendi ise yönetmen olarak Mürebbiye filmini çekmişlerdir. Bu film Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanından uyarlanmıştır ve Türk sineması tarihinde sansüre uğrayan ilk film olmuştur.
Türk sinema tarihinde ilk çekilen konulu film Mehmet Rauf’un 1909’da Pençe adlı oyunundan Sedat Simavi tarafından 1917 yılında sinemaya uyarlanmıştır. Aynı yıl Simavi tarafından Casus filmi çekilmiştir. Bu filmlerin hepsi Müdafa-i Milliye Cemiyetinin yardımı ile çekilmiş filmlerdir.
Türk sineması siyasal çalkantıların olduğu bir dönemde gösterilmeye başlanmıştır. Bu dönemde batılılaşma örnek alınarak endüstrileşme yolunda ilk adımlar atılmıştır. Karayolları 1950-1960 yıllarında gelişmiş, bu gelişmeyle sinema daha çok yerlere yayılmaya başlamıştır ve daha geniş kitleler tarafından izlenmiştir. Kanun Namına filmi ile kamera ilk defa sokağa inmiştir. Kaçış filmleri ve tiyatro dışı oyuncular kullanılmaya başlanmıştır.
1950-1960 Arası Türk Sineması
1960’lı yıllarda sinema ulusal bir arayış içerisine girmiştir. 70’li yıllar da ise melodram ağırlık kazanmıştır. Melodramı Türk sinemasında başarılı bir şekilde işleyen kişi Lütfi Akad’dır. Sinema kendi anlatı yapısını ve izleyicisi oluşturmaya başlamıştır. Türk sinemasında iç göçü işleyen film, Halit Refik’in yönetmenliğini yaptığı Gurbet Kuşları adlı filmidir. Bu dönem de ilk göç filmleri genellikle Haydarpaşa Garı ile başlamaktadır. Bu dönemde sinema Toplumsal Gerçeklik, Halk Sineması, Ulusal Sinema, Milli Sinema ve Devrimci Sinema olarak ayrılmıştır.
Toplumsal Gerçeklik
Toplumsal Gerçeklik filmlerinin çoğu kent filmleridir. Bu dönemin en önemli filmleri; Metin Erksan’ın Gecelerin Ötesinde, Ertem Göneç’in Karanlıkta Uyananlar, Duygu Sağıroğlu’nun Bitmeyen Yol ve Halit Refik’in Gurbet Kuşları filmleridir. Bu filmler toplumsal gerçekçiliğe örnek filmlerdir.
Halk Sineması
Halk Sineması Halit Refik tarafından yapılmıştır. Dini filmler, Mısır kökenli melodramlar bu dönemde Türk sinemasında artış göstermeye başlamıştır. Halkın desteklediği bir sinema sistemi olmuştur.
Ulusal Sinema
Ulusal Sinema kavramı ilk kez Halit Refik tarafından ortaya atılmış bir düşüncedir. Marks’ın ortaya koymuş olduğu, Dağı ve Batı üretim ilişkilerinin farklılığının kültürel farklılaşmayı beraberinde getirdiği düşüncesine dayanmaktadır. Ulusal sinema hareketine örnek olarak Halit Refik’in Haremde Dört Kadın, Bir Türke Gönül Verdim Metin Erksan’ın Sevmek Zamanı, Kuyu Atıf Yılmaz’ın Yedi Kocalı Hürmüz ve Lütfi Akad’ın Gökçe Çiçek filmleri gösterilebilir.
Milli Sinema
Yücel Çakmaklı bu sinema hareketinin temellerini atmıştır. Örnek olarak Yücel Çakmaklı’nın Birleşen Yollar filmi gösterilebilir.
Devrimci Sinema
Devrimci Sinemanın temsilcisi Yılmaz Güney’dir. Amerika’da ortaya çıkmış olan üçüncü dünya sineması akımıdır.
Yönetmenlerin Seçmiş Oldukları Ve Devam Ettikleri Sinema Türleri
METİN ERKSAN
Metin Erksan ilk başlarda toplumsal gerçekçilik akımıyla filmlerini çekmiştir sonrasında ise ulusal sinema hareketi çerçevesinde filmler çekmeye başlamıştır.
HALİT REFİK
1964 yılında toplumsal gerçekçiliğe dayanan ve Türk sinemasına göç konusunu işleyen Gurbet Kuşları filmini çekmiştir. Daha sonra ise ulusal sinema hareketinin özelliklerini taşıyan Haremde Dört Kadın, Bir Türke Gönül Verdim, Fatma Bacı filmleriyle ulusal sinema hareketine geçmiştir. Ulusal konulara eğilen toplumsal yapıyı ekonomik, siyasi, kültürel ve dini olarak ele alan bir yönetmendir.
ATIF YILMAZ
1953 yılında Hıçkırık filmi Arabesk nitelik taşıyan ilk filmi olmuştur. Köroğlu, Yedi Kocalı Hürmüz ve Salako filmiyle ulusal sinema hareketinin ögelerine değinmiştir. 1982 yılında çekmiş olduğu Nine filmi ise kadın sorunlarını ele almış olduğu ve kadın sorunlara değindiği filmidir.
DUYGU SAĞIROĞLU
Ulusal sinema görüşünü desteklemiştir. Atıf Yılmaz’ın asistanı olarak sinemaya ilk adımını atmıştır.
DERVİŞ ZAİM
Filmde Anadolu kültürü ön plana çıkmaktadır. Yaşam, ölüm zıtlığı mezarlık sahneleri ile dramatik ögeler ise hastalık olgusuyla verilmeye çalışılmıştır.
ÖMER KAVUR
Toplumsal gerçekçidir. Biçim ve içeriği örtüştürerek kullanmaktadır. Klasik Yeşilçam’ın dışına çıkmış, özgün bir dil oluşturmuştur.
DÜNYA SİNEMA TARİHİ
İlk sinema gösterimi Lumiere Kardeşler Paris’teki Grand Cafe’de gösterilmiş olan Trenin Gara Girişi filmidir. Sinematografya adı verilen bir aletle bir gösteri düzenlemişlerdir.
1920’lerde Alman Sineması
Dışavurumculuk (Ekspresyonizm) olarak da bilinmektedir. Dışavurumculuk tiyatro ile ortaya çıkıp eleştirilmiştir. Tiyatrodaki dekor seyirciyi dış dünyadan koparıp iç dünyaya aktarmaktadır. Bu dönem de en çok tartışılan filmlerden biri Das Cabinet des Dr. Caligari filmidir. Otoriteye karşı baş kaldırıcı bir film olan Dr. Caligari, dışavurumcu sanat sinemasını tam anlamıyla ortaya koyan bir film olmuştur.
Fransız Sineması
Fransız sineması birçok akımı içinde barındıran bir sinemadır. Bunlar; Emperyalizm, sürrealist ve öncü avangart akımlarıdır. Böylelikle Fransız sineması hem sanat sinemasında hem de ticari sinema da kendisine yer bulabilmektedir.
Sanat Sineması
Sanat sinemasının başlangıç tarihi İtalyan Yeni Gerçekçi akımla kabul edilmektedir. Yapı, reform gibi kavramlara izin verir fakat devrimci kavramına izin vermemektedir.
Yeni Alman Sineması (Hitler Alman Sineması)
Hitlerin seçimle birlikte başa gelmesinden sonra Halkı Aydınlatma ve Propaganda Bakanlığı kurulmuştur. Bu dönemde hızla giden bir sinema vardır fakat birden çöküşe girmektedir. Düşünce yoğunu filmler siyasileşmeye başlamaktadır. Özlenen Alman toplumunu sinemaya yansıtmaya başlamışlardır. Doğu Almanya’da üretilen filmlerde, Neo Naziler ortaya çıkmasın diye antifaşist filmler üretilmiştir.
Gerçekçi Sinema
Gerçekçilik ilk Lumiere Kardeşlerle başlamıştır. Gerçekçi sinemacılar gerçeği olduğu gibi göstermeyi ve seyircilerin sorgulamasını istemişlerdir. Gerçekçi sinema kaçış sinemasını gerçeklikten uzaklaştırdıkları için sevmemişlerdir.
Biçimci Sinema
Corc Melies biçimci sinemanın önderlerindendir. Biçimci sinemada filmin hammaddesi olan malzemeyi yani yaşamı dönüştürmek amacı vardır.
Yazar: Büşra Nur Ertilal
- alim şerif onaran türk sinema tarihi
- alim şerif onaran türk sinema tarihi pdf
- Araştırma
- Makaleler
- Manşet
- Sinema ve Dizi
- türk sinema tarihi akımları
- türk sinema tarihi belgeseli
- türk sinema tarihi ders notları
- türk sinema tarihi fikret hakan
- türk sinema tarihi giovanni scognamillo
- türk sinema tarihi giovanni scognamillo pdf
- türk sinema tarihi kısaca
- türk sinema tarihi nijat özön
- türk sinema tarihi nijat özön pdf
- türk sinema tarihi pdf
- türk sinema tarihinin en çok izlenen filmleri
- türk sinema tarihinin en iyi filmleri
- türk sinema tarihinin en yüksek bütçeli filmleri
- türk tarihi anlatan sinema filmleri
Yorum yaz