Meraklısına Tuhaflıklar Tarihi – Semih ERTÜRK

Meraklısına Tuhaflıklar Tarihi

Anonim sevgili olunca böyle sanırım
Tuhaflığım fi tarihine dayanır
Bak
Öyle böyle sevmiş bulundum sonra
Ama senin adını değil
Seni sevdim
Benim bir adımım diğerini takip edemezken
Seni nasıl takip etsindi ki?
Bir şiirde karşılaşırız belki umuduyla sevdim
Suç değil ve hala sen…

***

Hayatımız silahsız askerler gibi
Fındık kokulu yazların
Göğ renkli gözlüsü
O değil de Aprınçur’a da ayıp oldu
Ellerim muştulu muştulu
Kolay mı sanıyorsun seni sevmeyi?
Allah severken tutar ellerimden
Yanlış bir güzellik vardır aynalarda
Nazım misali trik trak truk modunda
Çocuklar gibi ellerimizde birer püskevitle
Gülüşüp oynaşamadıktan sonra
Sen benim en büyük cahiliye çağım kalıyorsun
Sen benim en güzel Arabistan’ı kalbimin
Daha önce de demişimdir bir yerlerde yüzün hep cumartesi, gözlerin pazar, ellerin pazartesi ve papatyalı
Bugün biraz özledim…
Ve hala sen…

***

Devam edeyim tarih dersine. Bak şimdi, bir papatya çağından çok çok öncesinde yani babalar ve oğulların henüz birbirine düşmediği o güzel çağlarda kısacası ben çocukken, aşka eklenememiş bir ek fiildim. Seni seveyim diyorum papatyalar yine buralardayken. Ya evde yoksan? Anlatayım dur gitme. Vallahi sevenim yok, dünyaya geldim geleli. Ne çektirmişim bilemezsin. Aman canım işte fakirlik cağını geçemeyip de sonrasında aynı şeylere devam etmek. Tek öğrendiğim şeydi aileden.

Konumuza geri dönelim.
Şu tarihsel saçmalık arifesinde Asya ile Avrupa gibi yan yana fakat ayrı olmasak? İşte tüm bunlar papatya cağı öncesi değil sonrası olaylar. Büyüdüm bir şekilde fakat aşksız. Ne hali varsa görülesiceyim. Ama seviyorum seni.
Anlat anlat bitmez işte. Ah bir de sevsen, ah bir de sevebilsen.
Ve hala sen…

***

Ya Leyla’yı seçeceğim
Ya dünyayı
Gece yatmadan önce en son duyduğum ses senin sesin Sabah kalktığımda ilk senin yüzüne uyanıyorum
O yüzü görüp her sabah, güne seninle başlıyorum
Unutma
Gönlünü defter yaparsan karalayanın çok olur
Ama sen artık uyandırdın içimdeki gömülü devi
Kaçamazsın

Semih Ertürk
Semih Ertürk
Articles: 34

Leave a Reply