Yine Yeni Yeniden
Vazgeçmek mi? Kimden, neyden, neden? Önümüze çıkan fırsatları değerlendirmek yerine neden vazgeçeriz? Neden sırtımızı dönüp gideriz karanlığa doğru, aydınlık oradayken? Neden pes etmeyi bu kadar hevesle karşılarız? Neden, neden, neden? Korkaktır çünkü insanoğlu. Kendi kabuğundan çıkmayacak kadar korkak ve pısırık.
Farklı olmak, diğerleriyle eş değer olmamak herkese göre değildir. Bazılarına çok ağır gelir bir ortama girdiğinde diğerlerinden farklı görünmek, olmak, göz önüne çıkarılmak. Herkes tarafından fark edilmek. Neden peki? Neden bu kadar korkuyoruz o ışığa doğru yürümekten?
İçimizde sürekli bir biçimde fikirlerimizi çürüten ve anti-tez üreten bir canavar düşünelim:
Tüm olumlu fikirlerimizi öğüten, gün yüzüne çıkamadan ortadan silen bir canavar. Onun istek ve arzularını yıkmak için her şeyi yapar mıydık gerçekten ya da sessizce yerimize oturup ona yenik mi düşerdik? Farklı olmak cesaret ister. Her gün sabah yataktan kalktığınızda farklı bir biçimde uyanmak cesaret ister, göz önünde olmak cesaret ister. Bu cesaret sizde var mı ki o canavarı alt edebiliyorsunuz?
Ses vermesini isteyin o farklılaşma güdüsünden. İlk önce ses versin size. Küçük bir melodi şeklinde duyabilirsiniz belki ama en azından orada olduğunu bilirsiniz. Kendinizi bilgi açısından besledikçe ise kademe kademe artırın o sesi. Sizin müziğiniz olsun o melodi, düşüncelerinizin derinliklerinden size ulaşan bir müzik. İşte o müziği duyabildiğiniz an, siz yaşamaya başlarsınız, yine yeni yeniden, en baştan.
O müzik kulaklarınızda bangır bangır çalmaya başlar bir süre sonra. Çünkü öz güveniniz, kendinize olan inancınız artmıştır . Öyle şeyler başarmışsınızdır ki kendiniz dışında inanacak kimse bulamazsınız etrafınızda. Yalnız kalmak tek seçeneğiniz olmadığında ne kadar güçlü olduğunuzu hiçbir zaman anlayamazsınız. Kendiniz ve o eşsiz öz güveniniz. İşte şimdi, siz de sıradanlar grubunun bir üyesi değilsiniz artık.
Yorum yaz