2024 Booker Ödülü kısa listesi, rekor sayıda kadın yazarın yer almasıyla gurur verici bir başarıya imza attı.
Yılın en heyecan verici zamanı geldi. Edebiyat dünyasının, Nobel Edebiyat Ödülü’nden sonra en prestijli ödüllerinden biri olan Booker Ödülü’nün kazananı açıklanmaya çok yaklaştı.
2024 BOOKER ÖDÜLÜ
Bu yılın listesi, kadın yazarların büyük bir çoğunlukla temsil edildiği ve çeşitliliğiyle dikkat çeken bir seçki sunuyor. Farklı kültürlerden yazarların başarılarını kutlayan liste, beş farklı ülkeyi temsil ederken, bir ilki de barındırıyor: İlk kez bir Hollandalı yazar kısa listeye girmeyi başardı. Aynı zamanda, 10 yıl aradan sonra Avustralyalı bir yazar da listeye geri döndü. Ağustos ayında duyurulan 13 kitaplık listenin ardından, sayı altıya indi. Birlikte bu yılın kısa listeye kalan romanlarına göz atalım…
JAMES – PERCIVAL EVERETT
Amerikalı yazar Percival Everett, Mark Twain’in Huckleberry Finn eserine cesur bir bakış açısı getiren James adlı romanıyla kısa listeye girdi. Roman, Finn’in kaçak köle yoldaşı James’in gözünden hikâyeyi yeniden ele alıyor ve Everett, bu eseri Twain’in orijinal metniyle “diyalog” halinde bir anlatı olarak tanımlıyor. Everett, daha önce 2022’de The Trees romanıyla Booker Ödülü’ne aday gösterilmişti. Ayrıca, 2001’de yazdığı Erasure adlı romanı, 2023’te American Fiction ismiyle beyaz perdeye uyarlanarak büyük beğeni topladı.
ORBITAL – SAMANTHA HARVEY
İngiliz yazar Samantha Harvey’nin Orbital romanı, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki altı astronotun 24 saat süren yaşantısını konu alıyor. Harvey, bu eserde “son çeyrek yüzyıldır alçak Dünya yörüngesindeki işgali” gerçekçilik açısından ele almayı amaçladığını belirtiyor. Yazar, bu perspektifi bir doğa yazarının titizliğiyle yansıtmayı, şaşkınlık duygusunu kaleme almayı ve bir tür uzay pastoralini başarmayı hedeflediğini ifade ediyor. Harvey, 2009’da The Wilderness ile uzun listeye kalmıştı, ancak Orbital ile bu yıl ilk kez kısa listeye girmeyi başardı.
CREATION LAKE – RACHEL KUSHNER
Rachel Kushner’ın Creation Lake romanı, Fransa’nın kırsal bölgelerinde radikal bir ekolojik komüne sızan gizli bir ajanın öyküsünü gerilim dolu bir şekilde anlatıyor. Ana karakter Sadie Smith, komünün liderinin etkisi altına girdikçe karmaşık bir ahlaki çıkmaza düşüyor. Kushner, daha önce 2018’de The Mars Room ile Booker Ödülü için kısa listeye kalmıştı ve bu romanında devlet ile birey arasındaki çatışmaları derinlemesine keşfediyor.
HELD – ANNE MICHAELS
Kanadalı yazar Anne Michaels’ın Held romanı, dört nesli kapsayan geniş bir aile destanı sunuyor. Savaş gazisi John, savaş fotoğrafçısı Alan ve cephe hemşiresi Mara gibi karakterlerle, travma, kayıp ve sevgi temalarını işleyen Michaels, geleneksel anlatı kalıplarını aşarak okuyucuyu derin bir deneyime davet ediyor.
THE SAFEKEEP – YAEL VAN DER WOUDEN
Hollandalı yazar Yael van der Wouden’ın The Safekeep romanı, İkinci Dünya Savaşı sonrası beklenmedik bir şekilde yolları kesişen iki kadının hikâyesini konu alıyor. Isabel’in kardeşinin kız arkadaşını eve bırakmasıyla başlayan olaylar, iki kadın arasında gelişen yoğun bir saplantıya dönüşüyor. Nazi sonrası Hollanda’da Yahudilere yapılan muameleyi ve eşcinsel bir aşk hikâyesini ele alıyor.
STONE YARD DEVOTIONAL – CHARLOTTE WOOD
Avustralyalı yazar Charlotte Wood’un Stone Yard Devotional romanı, kaçış arayan orta yaşlı bir kadının, Yeni Güney Galler’deki bir manastıra çekilerek kendi içsel yolculuğunu keşfetmesini anlatıyor. Topluluğun gizemli olaylarla sarsıldığı bir dönemde, karakterin kişisel arayışları ve ruhsal gelişimi ön planda. Wood, bu eseri yazarken kendi hayatından ilham aldığını belirtiyor. Stone Yard Devotional, Richard Flanagan’ın 2014’te The Narrow Road To The Deep North ile Booker Ödülü’nü kazandıktan sonra son on yılda kısa listeye kalan ilk Avustralyalı romanı olma özelliğini taşıyor.
Yorum yaz