Önemli olan derinin rengi değil, değerlerinin rengidir!

Rengarenk çiçekli yollar ile taş toprağa bulanmış yollar kadar farklıydı toplum. Biri sağa biri sola uzanıyordu yolların adeta. Ne hikmetse kesişiyordular! Onlar emir kolu ötekiler emir kulu olmaktan öteye geçemez haldeydiler. Siyahiler renklerinden ötürü ötelenmiş ve dışlanmış, tek bir toprak parçasında insanlık bölünmüştü! Oysa o toprak parçasında bir olmak hakkaniyettendi!

Renklerinden ötürü bakışlarda nefreti hissetmek, düşmanlığı iliklerine değin yaşamak zorunda kalmıştı ‘toplumun diğerleri’! Onlar kendi ülkelerinde ‘diğerleri’ olmanın acı azametini yaşıyorlardı. Ta ki sömürgecilik ve (apartehid) ayrımcılık karşıtı görüşüyle toplumun sesi olan, onlara yol gösteren Nelson Mandela’ nın önderliğine kadar.

“Bir lider çoban gibidir. Sürüsünü uçuruma doğru yürütmemelidir.”

Sözüyle tam olarak da dediğini uygulamıştır Mandela. İnsanları yaşadığı baskıdan, eşitsizlikten ve fakirlikten kurtarıp tüm bu yaşananlara son vermek ve onları kurtarmak adına düzgün bir yola girilmiştir. Siyahiler, Mandela’ nın tam destekçisi haline gelmiş ve birlik olmuşlardır.

Ancak yaptığı girişimlerden dolayı 27 yıl boyunca Robben Adası’nda mahkûm edilmiştir. Irkçılığa karşı mücadelenin uluslararası bir vaziyet alması üzerine Mandela büyük bir üne sahip olmuş ve 1990’ da Devlet başkanı De Klerk tarafından serbest bırakılmıştır.

“Özgür olmak, sadece birisinin zincirlerini kırması değildir ancak başkalarının özgürlüğünü arttırmak ve başkalarının özgürlüğüne saygı duyacak şekilde yaşamaktır.” Bu sözleriyle de anlaşılıyor ki Mandela, uğrunda özgürlüğünü verdiği bağımsızlık isteğini (haklı olarak) diretmektedir. Şimdi kendi de toplum da zincirlerini kırmak için kuşanacaktır.

Bu vakte kadar siyahiler ve beyazlar arasında ipler iyice gerilmiş, renklerinden ötürü yaptıkları saldırı ve savaşlar, her insandan aynı- kırmızı- renkle akan kanla sonuçlanmıştır. Mandela ülkede beyaz hakimiyetinin olduğu gibi siyah hakimiyetinin olmasının saldırıları ve nefreti bitirmeyeceği için barışsal bir yol seçmiş ve halkı dindirmeyi sağlamıştır.

Mandela ilk siyahi başkan oluyor:

Mandela 1994’ de ilk defa tüm halkın katıldığı seçimle Güney Afrika Cumhuriyeti ilk siyahi devlet başkanı seçilmiştir. Demokratik Sosyalist olan Mandela, Afrika Ulusal Konseyi siyasi partisinde 1990’dan 1999’a kadar parti başkanlığı yapmıştır.

Mandela, 1993’te Nobel Barış Ödülü, Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı Özgürlük Madalyası gibi pek çok ödüle sahiptir.

Mustafa Kemal Atatürk’ ün “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ilkesinden yola çıkan ödül; barış, dostluk, anlayış ve iyi niyetin gelişimine katkıda sağlayan kişilere verilecektir. Mandela, Türkiye’de (özellikle Kürt sorununda) yaşanan baskı ve insan hakları ihlallerini gerekçe göstererek ödülü kabul etmemiştir. 1999’da ise fikrini değiştirerek Atatürk Barış Ödülü’nü kabul etti.

 

-Tüm dünyada eşitlik ve barış isteğiyle.

Nurcan Topal
Nurcan Topal
Articles: 3

Leave a Reply